26 Mart 2012 Pazartesi

DOĞUM HARİTASINDA KUZEY AY DÜĞÜMÜ AKREP'TE OLANLAR...



Akrep Kuzey Düğümü insanı geçmiş yaşamında çok çalışkan biriydi, toprak sahibi ya da usta bir inşaatçıydı. Zengindi ve maddi konforu hedeflerdi. Bu hayata ise tersine maddi şeylere olan bağlılığını değişip dönüşerek bırakmayı öğrenmek üzere gelmiştir.



Boğa’daki Güney Ay Düğümü herşeyi kendi yolunda ve kendi yapmak gibi bir eğilime sahiptir. Birgün ihtiyacı olacağı düşüncesi ile sahip olma duygusundan kurtulması da çok kolay değildir. Oysa kaynaklarını ve sorumluluklarını başka insanlar ile paylaşması onun dünyasını genişletecektir. Bu hayatında başkalarına güvenmek ve dayanmak riskini göze alabilmelidir. İronik olarak, bu insan aradığı stabiliteyi başkalarının kendi yolları ile ona yardım etmeleri sayesinde bulacaktır.



Aşağıdakileri yapmak ona iyi gelecek olanlardır:
- Duygularındaki gücü hissetmek ve keşfetmek
- Dar görüşlere direnmek, özellikle de kendininkilere.
- Bedensel zevklere ve maddi şeylere aşırı düşkün olmamak.
- Fiziksel gereksinimler kadar ruhsal gereksinimlerin de önemini anlamak.
- Yardım kabul etmek.
- Para ile ilgili kriz durumundan kurtulmak, biriktirme saplantısını aşmak.
- Aşk ilişkisinde beğenilmeyeceği duygusunu yenmek ve risk almak.
- İçindeki derinlikle temasa geçebilmek.
- Hayatı içindeki yoğunluk ile yaşamak ve sürdürmek.
- Kendi bolluğunu ve bereketini başkaları ile paylaşabilmek.
- Enerjisini keşif ve kendisini dönüştürmek için kullanmak, böylece aynı şeyi başkalarının da yapabilmesine yardımcı olabilmek.
- Başkalarını iyileştirerek içindeki barışı bulmak.
- Etrafını kendisinin kuvvetli, gizemli ve duygusal olarak güçlü doğasını destekleyecek ve takdir edecek insanlarla çevirmek.
- Ruhsal araştırmacı olmak.



Tutkulu Akrep doğası hayatı kendi bakış açısında algılar, gizli etkileri hisseder ve hislerin en dibine cesaretle iner. Bu insan Güney Ay Düğümü Boğanın etkilerini azaltabilmek için para, güvenlik ve sahip olmak ile ilgili endişeleri bir kenara bırakmalı, aynı zamanda daha yüksek bir güç kazanabilmek için şu anki konfor seviyesini kaybetme riskini göze alabilmelidir. Bu hayatında her dakikasının çok önemli olduğunu anlamalı, hergününü hayatının son günüymüş gibi yaşamalıdır. Bu insan şimdi bu hayatta birşeyleri tutku ile istemeyi ve başlamayı, başladığı şeyleri de bitirmeyi öğrenecektir. Bu hayatında birşeyleri yarım yamalak istemek için ona izin verilmemiştir.

Akrep Kuzey Düğümü insanı hayata daha derin bir açıdan yaklaşmak için kendini bırakmalıdır ve yaptığı her işe tutkuyu da katmalıdır. Materyalist ilişkilerin içinde olmamak, diğer insanın ilişkiye stabilite getirmesini beklememek, finansal bir takım beklentiler içinde olmamak bu hayatta öğrenmesi gerekenlerdendir.



Sahip olmak konusundaki tutkularını bir kenara bırakıp, kendini değişikliklere açabilir misin? Görünenin ötesine, gizli ve karanlık dünyaya bakmaya, soruların diğer tarafını görmeye ve en derinde yatan gerçeği bulmaya cesaretin var mı? İşte bunlar Akrep Kuzey Ay Düğümünün sorması gereken sorulardır. Yüzeysel bir memnun olma duygusu hiç ona göre birşey değildir. Daha çok bir katilin gözlerinin ta içlerine bakmak ve oradaki korkmuş sevgisiz çocuğu görmek, ya da bütün hikayeyi bilmek ve çoğu insanın güvensiz diyeceği yolları katetmek onun işidir.
Bu insan her hareketini ve bunların sebeplerini açıklamak zorunda değildir. İnsanların onun hakkında birşeyler sakladığını düşünmesinde de bir sakınca yoktur, önemsizdir ve düşünebilirler. Diğer insanların onun değerini yansıtmasını beklemekten de vazgeçmelidir. O hayatının karmaşık hale gelmesine izin vermelidir. Hatta kendisinin de karmaşık olabilmesine izin vermelidir, diğer insanlar için kendini basitleştirmesi gerekmez. Eğer insanlar onun zor ve komplike olduğunu düşünüyorlarsa öyle düşünebilirler… bu insanın bir ilişkinin içerisinde durağan bir hayat yaşayacağına yalnız başına tutkulu bir hayatı tercih etmesi onun kendi hayrınadır. Varlığının gücünü öğrenecektir.



Bu insanın kendi seksüel kişiliği ile sürekli temas halinde olması, seksüel varlığını geliştirmesi gerekir. Daima tutkularının peşinden gitmelidir. Herşeyin gözlerle görünebilenden çok daha fazlasını içerdiğini farketmelidir. Görünen yüzünün altındaki kendisi ile temasta olmalıdır. Bu hayata yüzeyin altındaki hayatı kendi yolu ile keşfetmeyi öğrenmeye gelmiştir.
Kartal, anka kuşu ve akrep Akrep burcunun simgesidir. Kartal gibi en yükseklerden uçmak ve güçlü olmak, anka kuşu gibi ölüp küllerinden tekrar varolmak onu anlatır. Hayatın gizemlerini aramaya olan cesareti sayesinde bu insan bu maceralarından büyük bir hazine ile geri döner. Yeter ki bu macera ve risklere atılmayı kabul etsin.



Akrebin üçüncü sembolü ise onun gölge tarafını anlatır : Yani her zaman aydınlık ve eğlenceli olmayan gerçeğin tüm açılarını görebilmek. Akrebin bilgeliği karanlığı, tabuyu, konuşulmamış olanı keşfetme cesaretiyle onu kucaklayıp daha sonra da onu dönüştürebilmesinden gelir. Yani bu insan eğer isterse kendini tamamen dönüştürebilme yeteneğine sahiptir. Akrebin enerjisini en yüksek seviyede kullanabilirse o zaman iyileştirici biri olabilir. Bu nedenle Akreplerden en iyi doktorlar, iyileştiriciler, dedektifler çıkar.



Akrepler zodyağın doğrucularıdır. Masaldaki “Kral çıplak!” diye bağıran kahraman muhtemelen bir Akrep’tir. Çünkü onlar başkalarının zihinlerini karıştırmak, araştırmak konusunda çok iyilerdir. Çok derin olabilirler, ruhları diğer insanlarla ilişkiye girmek ve ortaklık kurmak için özlem duyar.



Bu insan kendisini seks, para, tanrı ve politika yolu ile tecrübe edeceklerine ve keşfedeceklerine açmalıdır. Bu hayatında başkalarının gitmediği yerlere gitmeli ve sonuna kadar herşeyi tecrübe etmelidir. Cesaretli olmalı, tıpkı bir kedinin 7 canlı olması gibi yaşayacağı birçok hayatı olduğunu bilmeli ve hissetmelidir. Bu hayata kendini küllerinden tekrar tekrar dönüştürebileceğini öğrenmeye gelmiştir. Bu insan asla hayatta herhangi bir nedenle özellikle de maddi ve dünyevi şeylerle ilgili olarak dibe inmekten ve herşeye tekrar başlamaktan korkmamalıdır. Bu hayata birçok defa kendini dönüştürmek ve sıfırdan başlamak için gelmiştir. O nedenle, bu hayatında birşeylere-özellikle de maddi şeylere- çok fazla tutunmaması gerekir. Bu insan geçmiş hayatlarında edindiği tohumları-tecrübeleri- hayatın millerinden geçirip onu yaratıcı ve güzel birşeylere çevirebilme yeteneğine sahiptir. Mesela Boğa gırtlağı boğazı temsil eder, şarkı yazmayı ya da söylemeyi deneyebilir. Veya gizemli bir roman veya oyun yazabilir.



Bu insan geceleri yalnız başına birşeyin hep eksik olduğunu düşünüp durur. Bağımlı olabileceği ve içindeki en derin hislerini paylaşabileceği birine gerçekten çok ihtiyaç duyar. Bu rahatsız edici duygu ile her ne kadar mücadele etse de bu esasında onu sonuca ulaştıracak olandır. Sonra bu kişi birini bulur, onunla temasa geçer ve bunun hissi muhteşemdir. Bu öylesine bir derinlik ve öylesine bir tutkudur ki… zordur ama değer. Partnerinin ihtiyaçları onunkilerden çok farklıdır ama o hala onları önemsemek ve değer vermek zorundadır. Hepsinden öte onlarla yüzleşmesi gerekir. Bu insanın hayatında birçok sefer bırakması hatta herşeyi bırakması gerekecektir fakat bıraktıklarına karşılık geri alacakları çok daha fazla olacaktır.



Bu insan değişim ve dönüşüm için çok ciddi bir arzu duyar. Motivasyonları spritüel olduğu kadar psikolojiktir. Konformizm ve güvenlik gibi olgular daha önceki yaşamında ve seçimlerinde ona kılavuz olmuştur ama şimdi bu yaşamında hiçbir işe yaramazlar. Aksine bu hayatında verimli sonuçlara ulaşabilmek için alıştığı stabil durumlarda değil, tam tersi olmayan durumlarda bulunması gerekir. Entellektüel esneklik onu yüksek filozofik değerlere taşıyacaktır. Zaman zaman zihin karışıklıkları yaşasa da bütün bunlar onun spritüel gelişimi için gereklidir.



Bu insanlar büyüleyici, herşeyi sondajlayan ve dönüşebilen insanlardır. Hayatın gizemlerini anlamayı ararlar. Çok yaratıcılardır. Ne istediklerini bilirler ve bunun için çok derinden ısrar ederler. Akrep Kuzey Düğümü insanının kendi içsel enerjisinin gücünü anlamaya ve onu nasıl kontrol edeceğine konsantre olması gerekir. Bu insan hislerinin derinliğini keşfetmeli ve bunu kendini iyileştirmek ve başkalarına yardım etmek için nasıl kullanacağını anlamalıdır. Karanlıktan ışığa dönüşmeyi öğrenmek bu hayattaki amaçlarındandır.

Ruhunun amacı: içgüdüsel iyiliğini ve yaranabilirliğini kullanarak ilişkileri ve kariyeri kendi yararına çevirecek şekilde karmaşık ve zor yollara razı olmak. Rahat hissettiği seviyelerden çok daha derinlere inmek ve iyilikten bütünlüğe doğru hareket etmeyi öğrenmek. Başkaları üzerindeki negatif projeksiyonları çekme becerisine sahip olmak. Hayatın hangi alanlarında kontrol duygusuna sahip olduğunu, hangi alanlarda seksüel açlıkları ve nahoş hisleri olduğunu merhamet ile görmek. Kendi içindeki akrep ile barış yapmak. Bunu yapmak ona hayatın hangi alanını seçmiş ise orada güç ve karizma kazandıracaktır.



Gölgesi: Herşeyi güvende ve beklenilebilir halde tutmaya çalışmak. Bu hayata artık hayatın karmaşıklığı ile ahlaki kararsızlık ve paradoksu görmek, bakmak üzere gelmiştir ve aslına bakarsanız bu hiç de kolay bir şey değildir. Tembel olmak ve konfora düşkünlük bu insanı hep geride bırakacaktır. Finansal güvenceye düşkünlüğü kesinlikle bir kenara bırakması ve en dibe inebilmeyi göze alması gerekir.

12 Mart 2012 Pazartesi

GÜZEL ENERJİLER...

Mart’ın ortası yani bu hafta güzel enerjiler bizimle…
Evet belki bugünden itibaren Merkür geri gidiyor... maalesef hayat her zaman çok kolay ve mükemmel olamıyor. 4 Nisan tarihine kadar da geri gidiyor olacak. İletişimde hatalar, yanlış anlaşılmalar, gecikmeler, elektronik eşyalarda bozulmalar, aksaklıklar, yeni başlayan işlerde aksamalar hepsini deneyimleyeceğiz. Yeni birşeylere başlamak için hiç de uygun olmayan bir zaman… yeni aşklar; aniden bitebilir, yeni sözleşmeler, iş ortaklıkları, projeler; istenildiği gibi gitmez ve sonradan gözden geçirilmesi gerekir.. Eskiden yarım kalan işlerle ilgilenmek, aksayan yönlerini bulup düzeltmek ise bu sıralar uygun olacaktır. Bu arada eski aşklarımız ve sevgililerimiz de tekrar hayatlarımıza girebilir.
Neyse ki 13 Mart’ta güzel açılar başlıyor… Jüpiter ve Pluto bir araya gelerek para ve iş konusunda güzel haberler getirecek. 14’ünde ise Venüs Jüpiter ile kavuşum halinde ve Pluto ile ilişkide olacak, aynı anda her ne kadar retro harekette olsa da Mars ile de çok iyi bir açı yapıyor olacak. Bu haftanın en güzel açısı sanırım… Bu dönemde işe konsantre olmak biraz zorlaşabilir, sizi eğlenmeye ve aşka çağıran çok fazla etken var. O gün enerji o kadar yüksek olacak ki eğer o gün bir şey sizi yeterince tatmin etmiyor ise o zaman ısrar etmeye değmeyecek bir şey demektir, üzerinde durmanın o an için bir anlamı yoktur ve geride kalmasında da fayda vardır...

7 Mart 2012 Çarşamba

DOĞUM HARİTASINDA KUZEY AY DÜĞÜMÜ YAY'DA OLANLAR...



İkizler Güney Ay Düğümünden Yay Kuzey Ay Düğümüne olan yolculuk kolay değildir. Ama hayatta hiçbirşey uğraşmaya ve çaba göstermeye bundan daha fazla değemez. Çünkü bu gerçek benliğini bulma yolculuğudur. Yaydaki bir Kuzey Ay Düğümü insana bilgelik, kuvvet ve özgürlük vaad etmektedir. Ancak bu hediyeyi kabul edip etmemek yine tamamen bu insanın kararına kalmıştır. Yay Kuzey Düğümü insanının bu hayat macerası sırasında çok fazla insan ve sembollerle kendini çevirmemesi gerekir. Kendisini anlayan insanlarla birlikte olması onun kendi iç sesini ve kendi yolunu izlemesi için gerekli olan desteği sağlayacaktır.
Aşağıdakiler Yay Kuzey Düğümü insanının engelleridir ve hayatta yönünü bulabilmesi için bu engelleri aşması gerekir:


  • Söz vermek ve taahhüt altına girmek konusundaki korkusunu bırakmak




  • Kendi özünü keşfetmek, neye inandığını, hayatta neyi savunduğunu, neyin arkasında durduğunu bulmak yani kendi felsefesini yaratmak




  • Dedikodu yapmayı bırakmak ve sürekli başkalarının ne düşündüğünü anlamaya çalışmayı bırakmak, önemsememek




  • Her konuda ikiliğin düşünce ve davranışlarında ona sadece istikrasızlık yaratacağını fark etmek




  • Seçimler yapmayı öğrenmek




  • Kararsızlık




  • Daha derin ve yüksek bilgiyi aramak




  • Kendi gerçekliği ile iletişim kurmayı öğrenmek




  • Hayatındaki yüzeysel herşeyden kurtulmak ve kendini gerçeğe ve doğal olana adamak




  • Sadakat duygusunu geliştirmek




  • Bir şey hakkında sonradan fikir yürütmekten vazgeçmek Hayatı ve aşkı bir macera olarak görebilmek



Geride bırakması gerekenler: Tutarsızlık, aldatıcılık, sinirlilik ve gerginlik, güvenilmezlik, sürekli bunalım halleri, dedikoduculuk, çabuk sıkılmak, konsantrasyon bozukluğu, manipulasyon, dağınıklık, kaybolmuşluk.

Kazanılması gerekenler: Felsefe, seyyahlık, özgürlük düşkünlüğü, doğayı ve hayvanları sevmek, fütüristlik, sonuç odaklılık, iyimserlik, direkt olmak, gerçeği aramak, fizikselliği sevmek, etiklik, öğreticilik, sabır, kendine güvenmek, açık sözlü ve sansürsüz bir iletişim.

Bu insan uzun vadeli strateji ve idealleri olmadığı halde hayatında çok fazla taktik ve akılcı yollar peşindedir. Kuzey Yay Düğümü insanı bir olayla karşılaştığı zaman hemen içinden binlerce düşünce geçer ve mantıkla sürekli neyin doğru neyin yanlış olduğunu düşünmeye başlar. Bu insan kendine yanlışlara, değişikliklere ve hatta ihanete bile izin verecek şekilde tecrübe yaşamaya izin vermelidir. Spontaneliğe izin vermelidir. En önemlisi bu hayattaki en büyük kılavuzu sezgileridir ve onlara güvenmelidir. Buna izin verdiği, bu hayat macerasına kendini bıraktığı sürece asla tökezlemeyecek ve bu insan kazanacaktır. Sezgileri onu doğru yere ve doğru insanlara ulaştırır. Bu hayatta yapması gereken artık mantığı bir kenara bırakmaktır. O mantıkla hareket ettiği zaman kaybedecektir. Mantığı bu insana hiç kimsenin veya hiçbir durumun güvene layık olmadığnı söylemektedir. Güvenilecek kim vardır? Bu sorusuna doğru yanıtı sadece sezgileri verir.

Yay Kuzey Düğümü insanı her zaman ne olacağını önceden bilir. Sezgisini önemsemeyip mantığını kullandığı zaman daima kaybeder, hatta bazen korkunç şeyler olur. O içsel dürtüsünü dinlediğinde ise yaşamı sihirli bir hale gelir ve daima kazanır.

Bu insan dünyaya herşeyi değişik bakış açılarından görebilme yeteneği ile gelmiştir ama onun kendi doğrusunu ve kendi felsefesini bulmak/yaratmak bu hayattaki en önemli amacıdır. Kendisine okumak, seyahat etmek ve kendisini besleyecek tecrübeleri kazanabilmek için gerekli özgürlük ve zamanı sağlamalıdır.

Önceki hayatında hızlı olmak, hızlı konuşmak, bütün cevapları bilmek onun için çok önemliydi. Herşeyi deneyimlemek ve başkalarının düşüncelerini, davranışlarını anlayabilme arayışları içindeydi ama şimdi ruhu artık kendi doğrusunu bulup yaşamak için herşeyde görünenin ötesine bakmak ihtiyacındadır. Hayatı tecrübelerini çoğaltıp genişleteceği bir macera olarak görmesi bu hayatta onun için çok iyidir. Bunu da kendi yarattığı felsefe ile başarabilir. Bir süreliğine başkalarının felsefesini benimsese bile onun kendi gerçeğini yaratması gerekir. Bu da bulunduğu durumda şu anda kendine ciddi bir güven hissi geliştirmesine neden olur. Çünkü onun aradığı zihinsel güvenliktir ve bu herşeyden önemlidir. Ama asla aradığı kadar çok bilgiye sahip olamayacaktır; bu dipsiz bir kuyudur. O sezgilerine güvenmek zorundadır. Çünkü o esasında aradığı tüm bilgiye sahiptir. Sezgilerine güvenmek de onun dürüstlüğünü ortaya çıkaracaktır ve böylece doğru insanları kendisine çekmesine sebep olacaktır. O aklına geleni dile getirdiğinde kazanır.

Bu insan büyük bir ruhsal boşluk hisseder. Gözden kaçırdığı şey kendi benliğidir. Ruhsal kitaplar okuyarak ya da meditasyon yaparak bu ihtiyacını giderebilir. Bu insan arzularını başkaları tarafından kabul edilmeyeceği korkusu ile iletmeme meyilindedir ama o bunları ilettiğinde kendini kabullenmeye doğru bir adım atmış olur. o kendini kabullenmeye başladığında ise başkaları tarafından kabul edilmek konusu önemini yitirir. Çünkü dürüst ve açık bir tutum sergilemiştir. Böylece muazzam bir huzur ve doyum hisseder.




Bu insanın en büyük zorluğu iç huzuruna kavuşmaktır. İşte macera sözcüğü yine burada onun için en önemli konu olacaktır. Hayatı macera olarak algıladığında iç huzuruna kavuşacaktır.
Sabır bu insanın bu hayatta öğrenmek zorunda olduğu konulardan bir tanesidir. O genellikle sonuçları hızlandırmak ister ama yapması gereken, işler yolunda gitmediği zaman bilerek yavaşlamak ve sabretmektir. Yaşamı kontrol etmeyi bırakmalı ve yaşama karşı daha açık ve kabullenici olmalıdır. Yavaşlamak o anki gerçekle temasını sağlar.

Gevşemek bu insan için zor olabilir. Sürekli olarak aşırı uyarılmış durumdadır. Spor, düzenli egzersiz, doğada yapılan aktiviteler çok yararlıdır.

Bu insan hayatı büyük bir macera olarak görebilecek bilgeliğe sahip olarak bu dünyaya geldi. Bildiklerini, hayatın kendine göre anlamı ile ilgili keşfettiklerini başkaları ile paylaşmak ve öğretmek bu hayatında yapması gereken en önemli işlerden biridir. Bu insan kendi hikayesini anlatmak için yollar bulmalıdır. İçgüdüsel tabiatını geliştirip ve yüzeysel konuşmalar yerine yüksek zihninden konuşmaya başlayınca etrafına onunla aynı frekansta olan ve bundan keyif alan insanlar ve dostlar toplanacaktır. Yani kısaca bu insan o zaman doğru insanları kendine çekecektir.

Bu insan geçmiş yaşamlarından getirdiği alışkanlıkları doğrultusunda tüm ilişkilerinde yüzeysel bir iletişimi benimser ve sürekli olarak iletişim halinde kalmak ister. Gün boyunca gündelik basit konulardan konuşabilir. Sevgilisi veya romantik partneri ile de aynı şekilde sürekli iletişim halinde kalarak onun tüm düşüncelerine hakim olmak ister. Tüm yüzeysel iletişim kanallarını açık tutar çünkü partnerinin çekip gitmesinden korkar. Ama esasında kendisi bu tuzağa düşer, çünkü bir zaman sonra kendisi bu iletişimden sıkılır, ayrılmak ister gitmeyi düşünür fakat partneri buna hazır değildir ve o bu durumda şaşırır. Kendisi de zaten ayrılmayı başaramaz çünkü kendi tuzağına düşmüş ve bağımlılık yaratmıştır. Bu nedenle de her zaman yanlış partnerleri kendisine çektiğini düşünür. Bu insanın yanlış insanları kendisine çekmemesi için artık bu yüzeysel iletişimi bırakmayı öğrenmesi gerekir. Sabırsızlığını, sorularına hemen cevap alma dürtüsünü yenmelidir. Artık kendi yüksek benliğinden konuşmayı ve iletişim kurmayı öğrenmelidir. O geleceği ile ilgili hayallerini açıkça paylaştığı zaman diğer kişinin onun hayalleri ile uyumlu olup olmadığını görecektir. Bunu başarabildiği zaman doğru insanlar onunla rezonansa girecektir ve etrafı doğru insanlarla çevrilecektir. Yay Kuzey Düğümü insanı onun gerçeği ile rezonansta olacak bir partnerle birlikte olmalıdır. Bu insanı da ancak kendisi olarak ve açık sözlü davranarak bulabilir.

Çok insan ile çevirili olmak da bu insana iyi gelmez. Çünkü o, o kadar çok başkalarının ne düşündüğü ile ilgilidir ve o kadar çok kafası sürekli düşüncelerle doludur ki, çok insanla çevrili olmak onu yorar, bu da kendisi ile temasını tamamen yitirmesine neden olur. Onun ihtiyacı olan kendisi ile temasa geçmektir. Başkalarının ne düşündüğünü bırakıp kendisi ile temasa geçmelidir ve kendini anlamalıdır. Bu yaşamda epey bir zamanını yalnız geçirmesi onun için önemli ve gereklidir. Toplumdan geri çekilmek onun için sağlıklıdır, o zaman netlik kazanır.

Bu insan doğada tek başına zaman harcadığında, hayvanlarla zaman geçirdiğinde, bir kitaba kendini verdiğinde ya da kendini gerçek bir fikre ve telkine tamamen açıp verdiğinde hayat ile ilgili daha derin bir amaç edindiğini ve kendini ifade edişi ile ilgili hayatla tam bir rezonansa girdiğini farkedecektir. Yani kısaca gerçek kendisi ile temasa geçebilecektir. Bu da onda yepyeni bir güvenlik hissi uyandıracaktır. Bu insan tüm düzeylerde doğal olanla temasa geçmelidir.
Küçük yalanlar söylemek bu insanın sıkça başvurduğu bir durumdur. Genellikle karşıdaki insanın ne hissettiğini ve düşündüğünü çok iyi anladığı için onun duymak istediklerini söyler gerçek olmasalar da. Oysa korkmadan kendi düşündüklerini söylemelidir. Yanlış anlaşılmaktan korkmamalıdır. Bu sayede kendisi içinde bulunduğu durum ile uyum içine girer. Karşıdakinin ne düşündüğünü bir kenara koyarak doğru bir şekilde kendini ifade etmelidir. Sözlerini yumuşatmak karşıdakinin istediği şeyleri söylemek vs onun amacını şaşırmasına ve enerjisini yitirmesine neden olur. Yalan söylemek de bu yaşamda bu insana kaybettirecektir ve geri tepecektir. Örtbas ettiği çelişme kaçınılmaz ve utandırıcı bir şekilde mutlaka ortaya çıkacaktır. Onun bu enkarnasyondaki gücü “gerçek”tir.



O yüzleşmelerden hoşlanmaz, onun yerine kendi bakış açısını kabul ettirmeyi dener böylece açık olmak zorunda kalmaz. Ama bu her iki taraf için de kayıptır. Çünkü bu açıksözlü ve gerçeğe dayanan bir iletişim değildir. Bu durumda hem gerçeğe hem de kendine ihanet etmiştir ve bu nedenle de bu tip durumlarda kendisini çok kötü hisseder.

Kendisi için önemli bir kişi ile görüştükten sonra herşey yolunda hissini duyar. Daha sonra içine şüphe düşer tüm görüşmeyi zihninde canlandırır ve arada yanlış anlaşma olduğuna karar verir. Herşeyi açıklamak için diğer kişiyi aramak ister ama bu durumu daha da çok karıştırır. Karşıdaki onun içtenliğini sorgular ve bu insan da bunu hisseder, utanır, kendini güvensiz hisseder. İlişkiye olumsuz enerji katar. O içsel hislerine güvenmelidir. Bir görüşmeden sonra kendini iyi hissediyorsa bu doğrudur kötü hissediyorsa bu da doğrudur. Eğer bir ilişki ile ilgili huzursuzluk ve endişe hissediyorsa bu insan kendi içine dönmeli ve diğer kişiye sevgi göndermelidir.
Yay Kuzey Düğümü insanı güvensizliğinden ötürü kendisi, olaylar, durumlar ve insanlar hakkında sonradan fikir yürütür. O sezgilerine güvenmez ve sezgiye mantık uyguladığında kafası daha da çok karışır.



Bu insanın esas istediği kazanmaktır. Ama o kazanmak yerine olumsuz şeylere odaklanarak giderek daha da güvensiz bir hale gelir. İşin enteresan tarafı o bir kez karar verirse evren onu destekleyecektir ve herşey yolunda, kusursuzca gidecektir. Fakat o bu karara varana dek çevresindeki herkesi çıldırtır çünkü o her kararını çevresindeki herkese danışmak ister. Kazanmak için eğer o yardıma açıksa -ki hedeflerine ulaşmak için yardıma ihtiyacı vardır- o bu hayatında bu yardımı elde edebilir. Aynı zamanda kayıpların büyük kazancın bir parçası olduğunu da öğrenmelidir. Kazanma arzusu bu insan için doğru ve sağlıklıdır. Aklına bir fikir geldiğinde eğer kendini iyi ve canlı hissediyorsa o zaman bu onun güvenebileceği bir enerjidir. Aynı şekilde tersi de doğrudur.

Bu insan çok iyi bir öğretmendir. Bildiklerini, iyi olduğu alandaki tecrübelerini öğretmesi onun yararınadır ve ona mutluluk getirir.



O geçmiş hayatında birçok insanın birçok hayatta deneyimleyeceği zenginlik ve çeşitliliği sadece bir hayatta deneyimlemiştir. Şimdi işte bütün bu tecrübeleri bir araya getirip kendine ahenkli bir hayat yaratabilme gücüne sahiptir.

Onun geçmiş yaşamlarında çok fazla insanla teması olmuştur, bu nedenle herkesin bakış açısını ve hislerini çok iyi anlayabilme gücüne sahiptir. Dolayısı ile de çok iyi bir dinleyici olabilir ve yol gösterici olabilir. O insanları dinleyebilir ve sıkıntılarına yardımcı olabilir. En büyük yeteneklerinden biri, insanların olumsuz düşünceleri aşmalarına yardımcı olma ve olumlu bir bakış açısı edinmelerini sağlamaktır.



Bu insan kendisini elindeki bütün seçenekleri açık tutabilmek için sözler vermekten sürekli alıkoyar. Ama artık bu hayatta sözünde durmayı, taahhüt edebilmeyi öğrenmesi gerekir. Sadece söz verdiği için bile sözünde durmalıdır. Aksi durumlarda kaybeder. Bu hayatta bunu öğrenene kadar başkalarından asla sadakat görmeyecektir.




Güney Ay Düğümü İkizlerin Natal haritada bulunduğu ev; hangi alanların geçmiş yaşamda kişinin zihnine bela olduğunu gösterir. Kuzey Ay Düğümü Yay’ın Natal haritada bulunduğu ev ise; yüksek bilincin hangi alanda kişiyi aydınlatacağını ve karmaşayı çözümleyeceğini gösterir. Şimdiki hayatındaki gelişmeler, kişiyi karasızlıklardan kaynaklanan kısıtlamalardan özgür kılacaktır.

DOĞUM HARİTASINDA KUZEY AY DÜĞÜMÜ YENGEÇ'TE...



Bu eksen görev ve sorumluluklarla ilgilidir. Kişinin kendisi ve başkalarına bakmak arasındaki dengeyi kurması gerekir. Bu hayattaki esas amacı görevlerden ve gerekliliklerden kurtulmaktır. Ve yapması gereken duygularıyla temas etmektir.
Yengeç KuzeyAy Düğümü insanı başarılı olmak konusunda kuvvetli bir dürtüyle bu hayata gelmiştir. Ancak, bu hayatında eğer başarıyı materyalist şeylerle ölçmeye kalkarsa herşeyi berbat edecektir. Bu insan kazanmak için kendisinin ve başkalarının duygularını hiçe sayar. Bu dürtü ile dünyaya gelmiştir. İşte Yengeç’teki Kuzey Ay Düğüm, bu insana kazancın gerçek ölçütünün duygusal tamamlanma ve tatmin olduğunu anlatmaktadır. Yani insan eğer kendi içinde güvenli ve hoşnut değilse kazanmış sayılmaz. Şimdi konsantrasyonunu kazanmak ve başarmaktan alıp, hayata açılmaya çevirmek zamanıdır. Bu hayatta neler oluyor konusu ile ilgili ne hissediyorsun? İşte esas düşünmesi gereken soru budur. Bu insanın ruhunun bir tarafı geçmiş kısıtlamalarından kurtulmak ihtiyacındadır ve bu nedenle de zaman zaman birkaç damla gözyaşı dökmesi gerekir… hissedebilmek için.
Bu insana bütün gün çalıştıktan sonra eve gelmek, dinlenmek ve yardıma ihtiyacı olduğunda rahatça sorabilmek çok iyi gelir. Ama doğal görünen tüm bu tip şeylere karşı bir direnci vardır. Çünkü geçmiş hayatlarında bu insan başarmak ve emellerine ulaşmak için çok çalışmış ve ne yapılması gerekiyorsa yapmıştır. Bu hayata da hayatta kalabilmek ve hayatın zorlu şartları ile başa çıkabilme yeteneği ile gelmiştir. Ama şimdi biraz yumuşamak, relax olmak ve kendini sürekli rekabet içinde olmaktan, baskı içinde olmaktan kurtarmalıdır.
Yengeç Kuzey Düğümü insanı deniz kenarında veya herhangi bir su kenarında bir yaşam kurup eski aile hikayelerini karıştırmayı ister ve bunlarla beslenir. Genellikle aile mirası kuvvetlidir. Aile mirasından ona geçen pozitif ve negatif tarafları ayıklamak; sonra da bunlardan hangi yanlarının farkında olmadığını düşünmek ve bulmak bu insan için iyidir. Yengeç ay tarafından yönetilir, modu çok değişkendir, aynı zamanda vahşi ve deli bir tarafı da vardır. Bu insan Yengeç’teki Kuzey Ay Düğümü ile işte bu içgüdüsel ve aysal tarafını beslemek ister çünkü bu onun verimli yanlarıdır.
Bu insan bu hayatında artık biraz yavaşlamalı ve hayatın ona getirdiği herşeyi hissetmelidir. Kendini içinde bulunduğu hayata sığmıyor gibi hissettiği zamanlarda ise geçmişi unutmalı ve hayatında yepyeni bir dönem açmalıdır… tıpkı yengecin zaman içerisinde kendi kabuğuna sığmaması gibi. Kendini korkularından kurtarmalı ve yeni hayallerini gerçekleştirmek için istek duymalıdır. Bu aksta düğümleri olan insanların yenilenme ve yeniden diriliş vasıtasıyla süregelen gelişme ve evrime olan yatkınlıkları çok kuvvetlidir. Sevgi alışverişini önemsemek, amaca ve sonuca odaklanmaktansa hayatın akışına odaklanmak ve neler olacağını görmek, hissetmek de ona bu hayatta iyi gelecektir. Yeni başlangıçlara açık olmalı, metaforik ölümler yaşamalı, yeniden doğuş ve diriliş için cesaretle risk almayı öğrenmesi gerekir.
Kuzey Ay Düğümü Yengeçte olan bir insan ekstra bir anlayışa ve desteğe ihtiyaç duyabilir. Bu insanın ruhu evde olmak, vakit geçirmek ihtiyacındadır. Misyonu yanındaki insana ve ailesine, çocuklarına bakmak, sıcak ve güzel bir yuva kurmak ve zamanını evde geçirmektir.
Bu kişinin 29 yaş civarında ilk Saturn döngüsünden sonra vurgusu daha çok kendini, ailesini ve arkadaşlarını beslemek üzerine yoğunlaşır. Ev, yuva ve sevgi öncelik kazanır. Evinde sevdikleri ile beraberken kendini güvende hissetmeye ihtiyacı vardır. Daha önceki hayatlarında bilmediği ve hissetmediği kuvvetli bir sevgi güvencesi vardır. Geçmişte kendini duygusal olarak tamamen kapatmış olduğu zamanlar olmuştur. Bu insan şimdi o zamanlarda sonuca odaklandığı için süreci tamamen kaçırdığının farkına varmaktadır. Geçmiş yaşamlarındaki alışmış olduğu gibi bu hayatta sadece sonuca odaklanmak bu insanın hayattaki güzel ve eğlenceli şeyleri kaçırmasına neden olacaktır. Şimdi sürece odaklanmalı ve bu yolculuk esnasındaki keyiflerden kendini mahrum bırakmamalıdır. Amaçlar ve hırslardan ziyade iç dünyasına odaklanmalıdır.
Hayatta pratiklik uğruna iyi ya da kötü duygularla temasta olmamak, kadınsı ya da ayla ilgili olan tarafını refüze etmek bu insanın düştüğü en büyük hatalardan biridir. Bu da bu insanı zaman zaman asık suratlı yapar. Bir başka savunma mekanizması da fazlasıyla gurur göstermektir.
Geçmiş hayatlarında Yengeç Kuzey Ay Düğümü insanı duygularını, içgüdülerini, cinsel arzularını ve fiziksel her türlü zevki bastırmak zorunda kalmıştı. O bütün zevkleri ertelemeye alışkındır. Bu insanın yüksek bir hedefi vardır ve o hedefe ulaşana kadar da herşeyi ama herşeyi askıya alır. Bu hayatta duygularını bu şekilde bastırması onun ruhunun ihtiyacı değildir. Çünkü bu insanın kalbi insanlarla bağ kurmayı arzular, sevdikleriyle bir aile olmayı özler.
Bu insan sürekli herşeyi kontrol etme ihtiyacındadır. Sorumlulukları da fazlası ile ciddiye alır. Birilerine bağımlı olmaktan müthiş bir korku duyar. Kendi hayatını ve başkalarının hayatını çok fazla kontrol etmeye çalışmaktan kaçınmalı, kusursuzluk ve başarı konusunda rahatlamalıdır. Hassas, kırılgan olmaktan çekinmemeli, korkularını ve zayıflıklarını korkusuzca ifade etmeyi öğrenmelidir. İçsel temeli ve özü ile uğraştığı ve çalıştığı zaman başarı, sosyal ve profesyonel hayatına kendiliğinden gelecektir. Kişisel hırsları yerine içsel güdüleriyle hareket ederse çok daha büyük bir mutluluk, denge ve başarı bu insanın hayatına girecektir. Bu insan yakın ilişkilerinde de kontrol etme eğilimindedir ve bunu farkında olmadan yapar. Karşısındakini kontrol ettiği gibi bu insan kendini de kontrol eder. Bu da duygularını kontrol etmek demektir ve başkaları onu duyarsız olarak algılar. Ama aslında o aşırı duyarlıdır. Sadece kendinde ve başkalarında ortaya çıkan duygularla nasıl başa çıkacağını bilemez. Zaten duyguları zayıflık olarak algılar. Ama başkaları ile sadece zihinsel bağlantı kurmak bu insanın ilişkilerini acı verici bir biçimde eksik bırakır. Sevgisini ve duygularını diğer insana göstermek her iki insanı da aynı rezonansa sokar. İçtenlik bu insan için tek doğru yoldur.
Bu insan herşeyi çok ciddiye alır. Bu tavrı ile de başkalarının onun hakkında yaklaşılamaz biri olduğunu düşünmelerine neden olan bir enerji yayar. Ama bu kabuğunun aştığınızda onun çok savunmasız olduğunu görürsünüz. Halbuki özlemi kendini içten bir ilişki kurabileceği kişilere yakın hissetmektir. Bu yüzden o uzak tavrından vazgeçmesi onun yararına olacaktır.
Bu insan kimseden akıl almaz, herşeyi kendisinin bildiğini düşünür. O nedenle bu insanın karşısına onun düşünmediği birşeyle çıkmak gerekir, üzerinde ancak o etkili olur. Konuşan değil, yapan insanlara saygı duyar. Başkalarından yardım kabul etmek istemez. Hiç kimsenin tüm olasılıkları ve büyük tabloyu göremediğini düşünür. Ama bu hayatta başkalarının da görüşlerini almanın yaşamını kolaylaştıracağını anlamalıdır.
Saygı bu insan için çok önemlidir. O başkalarından saygı bekler. Bu hayatında bu insan itibar görme ihtiyacından kurtulursa ancak hedeflerine ulaşabilir ve bu yolculuktan keyif alabilir. Saygıyı doğru yolda olup olmadığının göstergesi olarak kullandığı her seferinde bu insan yoldan çıkacaktır. Saygı görmek ihtiyacı doymak bilmez ve ironik bir şekilde bu insan için doğru olan saygı talep etmek yerine saygı göstermeyi öğrenmektir. Eğer o bunu yapabilirse yaşamı sihirli bir hale gelecektir.
Çalışmak onun konusudur ve çalışmak için kişisel her türlü zevkten vazgeçmekten mutlu olabilir. Hedeflere ulaşmakta çok usta bir insandır. Eğer kendini adayacağı bir hedefi yoksa hedefi başkalarını kontrol altına almak ve statükoyu korumaya dönüşebilir. Bu insanın istemediği durumlarla karşılaşmamak için edindiği davranış şekli olan başkalarını yönlendirmeye çalışmaktan kendini alıkoyabilmesi için istekleri konusunda daha açık birisi olması gerekir.
Yengeç Kuzey Düğümü insanı başkalarını yönetmekte yani yönetici olarak iyi değildir. Çünkü onlara kendisini ideal göstererek sonsuz bir fedakarlıkla çalışmalarını ister. Ama diğerleri hiçbir zaman onun kadar iyi olamazlar. Ve etrafındakiler bunu baştan bilirler, hissedeler ve o yüzden de kendilerini baştan yenik hissederler. İçlerindeki iyiyi asla ortaya koyamazlar. Bu insan fazlasıyla disiplin ve otoriteye sahipliğinden sonunda genelde yalnız kalmaya mahkum olur.
Yengeç Kuzey Düğümü insanı bir görevin yapılmaya değer olabilmesi için mutlaka zor olması gerektiğini düşünür. Ve bu insan için başarıya ulaşmak zor değildir. Çünkü bu dünyaya nasıl başaracağını bilerek gelmiştir. Ama o görevin zor olması gerektiği dürtüsü her zaman zor yolu tercih etmekte ısrar eder.
Bu insan sırf söz vermiş olduğu için kendini istemediği durumlara sokabilir ve kendini, duygularını tamamen hiçe sayabilir. Mesela istemediği bir ilişkiye devam edebilir veya çok hasta olduğu halde bir partiye sırf söz verdiği için gidebilir. Oysa dürüstçe istediği şeyi yapması esasında tüm herkes için daha iyi olacaktır.
Yengeç Kuzey Düğümü insanının diğer kişinin durumunu anlamak için zaman ayırması ve onunla duygusal bağ kurması gerekmektedir. O duyguların önemini hiç hesaba katmaz. Onları hedefe ulaşmada ayak bağı olarak görür. Kendi duygularına da aynı acımasızlıkla yaklaşır. Bu insanın yapması gereken kendinin ve başkalarının duygusal sıkıntılarını farkedip onları şefkatle kabul etmektir.
Bu insanın duygusal olarak kendini güvende hissetmeye içsel bir ihtiyacı vardır. Duygularını açıklayarak kendini savunmasız bırakmayı göz almalıdır. Çünkü duygularını açık etmek onun için savunmasız kalmak ile aynı anlama gelir. Ama aksine duygularını bastırmak onu daha direngen bir hale sokacaktır. Sürekli duygularından kaçmak onu zaman içinde donuk yapmıştır. Her ne kadar kendisini duygularını başkalarına iletmek konusunda beceriksiz hissetse de esasında bu konuda diğer düğümsel gruplardan çok daha yeteneklidir. Bu insan er ya da geç kendini bırakmalı ve doyumu deneyimleyebilmek için duygularının bir başkası tarafından uyarılmasına izin vermelidir. Yani bu hayatında tutkuya yer açmalıdır. Eğer sevgi ve güvenliği kendi dışında ararsa bu insan daima düş kırıklığına uğrayacaktır.
Ay Düğümü Yengeç kendi duygusal kimliğini oluşturana dek başkalarının duygularını içselleştirir. Biri üzüldüğünde ya da sinirlendiğinde onun ilk güdüsü o kişinin duygularını yadsımak ve onu sakin olmaya zorlamaktır. Başkalarına öğüt vermektense başkaları ile paylaşabileceği besleyici duygusal enerjiye odaklanmalıdır. Bazen bu insan duygularından kaçmak için duygusal patlamalar yaşar. Öfkelenir, bağırır, hakaret eder. Sonra yaptıkları için dönüp özür diler, bu insan için özür dilemek iyidir. Reddedilmek bu insanın başedemediği bir duygudur. Kendi duygularına aşırı duyarlı olduğu için reddedilmeye karşı da aşırı tepkiler gösterir.
Zihninde herkesin ulaşamayacağı çok keskin sınırları vardır. Sınırlarının çiğnendiğini hissettiğinde yapması gereken bu benim sınırım, burada dur demektir. Böylece karşıdaki insana neler hissettiğini açıkça bildirmiş olacaktır.
Bu kişinin gerçekten biraz bencil olması gerekir. Yani kendi ihtiyaçlarının bilincinde olmalı ve kaynaklarını öncelikle kendi için kullanmalıdır. Bunu başarınca başkalarına da kendi ihtiyaçlarını sağlayabilmeleri konusunda yardımcı olabilir. Bu ilişkilerine de iyi gelir. Bu insan kendi mutluluğu ve ihtiyacı için yapması gereken şeyi yapınca ilişkide olduğu insanı da serbest bırakmış olur, böylece ilişkisi de gelişir. Çünkü bu kişi sırf ilişkiyi sürdürmek için partnerini tatile götürebilir ve onu kontrol etmeye çalışabilir.
Bu insan hayatında yaptıkları ve hissettikleri yüzünden haklı çıkmak zorunda değildir ve etrafın ona göstereceği tepkinin sorumluluğunu da üstlenmek zorunda değildir. Hissettiklerinin nedenini bile bilmek zorunda değildir. Bu enkernasyona bunu deneyimlemek ya da öğrenmek için gelmemiştir.
Bu ay düğümünden insanlar aile içinde de otoriter baba rolünü oynarlar ve ailelerine katı bir tutum sergilerler. Katı ve otoriter baba yerine şefkatli “anne” olmayı denemeleri ve öğrenmeleri gerekmektedir. İnsanları anlamaya çalışırken kendi otorite penceresinden değil karşıdaki insanın güvensizlikleri penceresinden olayları görmesi doğru olur. O zaman insanlar üzerinde sağlıklı ve eşit etkiler bırakarak ilişki kurabilirler.
Geçmiş yaşamlarında başarıları nedeni ile hep desteklenip saygı gören Yengeç Kuzey Ay Düğümü insanının bu yaşamında tersine başkalarına destek vermesi ve onları teşvik etmesi gerekir.
Kuzey Ay Düğümü Yengeç’in natal haritada bulunduğu ev kişinin hangi alanda duygularına sahip çıkması gerektiğini, tam karşısındaki Güney Ay Düğümü Oğlak’ın bulunduğu ev ise hangi alanda kontrolü elden bırakması gerektiğini, hangi alanlarda sıkıştığını anlatır.

KENDİ KUZEY AY DÜĞÜMÜNÜZÜ NASIL BULACAKSINIZ?

Kendi doğum tarihinize göre Kuzey Ay Düğümünüzün nereye düştüğünü aşağıdaki tablodan bulabilirsiniz.


14 Şubat 1918 - 15 Ağustos 1919 YAY
16 Ağustos 1919 - 7 Şubat 1921 AKREP
8 Şubat 1921 - 23 Ağustos 1922 TERAZİ
24 Ağustos 1922 - 23 Nisan 1924 BAŞAK
24 Nisan 1924 - 26 Ekim 1925 ASLAN
27 Ekim 1925 - 16 Nisan 1927 YENGEÇ
17 Nisan 1927 - 28 Aralık 1928 İKİZLER
29 Aralık 1928 - 7 Temmuz 1930 BOĞA
8 Temmuz 1930 - 28 Aralık 1931 KOÇ
29 Aralık 1931 - 24 Haziran 1933 BALIK
25 Haziran 1933 - 8 Mart 1935 KOVA
9 Mart 1935 - 14 Eylül 1936 OĞLAK
15 Eylül 1936 - 3 Mart 1938 YAY
4 Mart 1938 - 12 Eylül 1939 AKREP
13 Eylül 1939 - 24 Mayıs 1941 TERAZİ
25 Mayıs 1941 - 21 Kasım 1942 BAŞAK
22 Kasım 1942 -11 Mayıs 1944 ASLAN
12 Mayıs 1944 - 13 Aralık 1945 YENGEÇ
14 Aralık 1945 -2 Ağustos 1947 İKİZLER
3 Ağustos 1947 - 26 Ocak 1949 BOĞA
27 Ocak 1949 - 26 Temmuz 1950 KOÇ
27 Temmuz 1950 -28 Mart 1952 BALIK
29 Mart 1952 - 9 Ekim 1953 KOVA
10 Ekim 1953 - 2 Nisan 1955 OĞLAK
3 Nisan 1955 - 4 Ekim 1956 YAY
5 Ekim 1956 -16 Haziran 1958 AKREP
17 Haziran 1958 - 15 Aralık 1959 TERAZİ
16 Aralık 1959 - 10 Haziran 1961 BAŞAK
11 Haziran 1961 - 23 Aralık 1962 ASLAN
24 Aralık 1962 - 25 Ağustos 1964 YENGEÇ
26 Ağustos 1964 - 19 Şubat 1966 İKİZLER
20 Şubat 1966 -19 Ağustos 1967 BOĞA
20 Ağustos 1967-19 Nisan 1969 KOÇ
20 Nisan 1969 - 2 Kasım 1970 BALIK
3 Kasım 1970 - 27 Nisan 1972 KOVA
28 Nisan 1972 - 27 Ekim 1973 OĞLAK
28 Ekim 1973 - 10 Temmuz 1975 YAY
11 Temmuz 1975 - 7 Ocak 1977 AKREP
8 Ocak 1977 - 5 Temmuz 1978 TERAZİ
6 Temmuz 1978 - 12 Ocak 1980 BAŞAK
13 Ocak 1980 - 24 Eylül 1981 ASLAN
25 Eylül 1981 - 16 Mart 1983 YENGEÇ
17 Mart 1983 - 11 Eylül 1984 İKİZLER
12 Eylül 1984 - 6 Nisan 1986 BOĞA
7 Nisan. 1986 - 2 Aralık 1987 KOÇ
3 Aralık 1987 - 22 Mayıs 1989 BALIK
19 Kasım 1990 - 1 Ağustos 1992 OĞLAK
2 Ağustos 1992 - 1 Şubat 1994 YAY
2 Şubat 1994 -31 Temmuz 1995 AKREP
1 Ağustos 1995 - 25 Ocak 1997 TERAZİ
26 Ocak 1997 - 20 Ekim 1998 BAŞAK
21 Ekim 1998 - 9 Nisan 2000 ASLAN
10 Nisan 2000 -12 Ekim 2001 YENGEÇ
13 Ekim 2001 - 13 Nisan 2003 İKİZLER
14 Nisan 2003 -25 Aralık 2004 BOĞA
26 Aralık 2004 -21 Haziran 2006 KOÇ
22 Haziran 2006 - 18 Aralık 2007 BALIK
19 Aralık 2007-21 Ağustos 2009 KOVA
22 Ağustos 2009 - 3 Mart 2011 OĞLAK
4 Mart 2011 - 29 Ağustos 2012 YAY
30 Ağustos 2012 -18 Şubat 2014 AKREP




Kuzey Ay Düğümlerinin bulunduğu burç konumlarına göre şimdilik sadece tablo halinde anahtar kelimeleri vereceğim daha sonra ise etraflıca yazacağım.

Koç


Bağımsızlık, kendi kendine yetme duygusu, kendine güven ve hırs duygularını geliştirmek; buna karşılık adalete saplantılı bağlılıktan, fazla fedakarlıktan, kendinin başkalarının gözünden görmekten kaçınmak


Boğa


Sabır, sadakat, 5 duyudan keyif almak, materyalizm, materyalist değerler, bağışlamak, şükretmek duygularını geliştirmek; buna karşılık açgözlülük, saplantılı haller, aşırı tepkiler, yargılamaktan kaçınmak

İkizler


Sağlıklı merak, ölçülülük, mantık, başkalarını neşelendirmek, yeni fikir ve deneyimlere açık olmak duygularını geliştirmek; buna karşılık dedikodu, soğukluk, kendi haklılığından eminlik, düşüncesiz spontanlık, sezgiyle hareket etmekten kaçınmak


Yengeç


Empati, alçakgönüllülük, insanları her türlü desteklemek, Kontrolü bırakmak, başkalarının bakımını üstlenmeyi öğrenmek, kendi kendine yetmeyi öğrenmek, bağımlı olma halinden kurtulmak duygularını geliştirmek; buna karşılık kontrol etme, sadece hedefe odaklanmak, duygu ve korkularını saklamaktan kaçınmak


Aslan


Bireysellik, irade, coşku, özgüven, risk almak, hayatı oyun olarak görmek, eğlenmek duygularını geliştirmek; buna karşılık baskıya boyun eğmek, eylem için iteklenmek, hayalcilik ve yüzleşmelerden kaçmaktan kaçınmak


Başak


Katılım, kaosa düzen getirmek, şimdiye odaklanmak, korkuya rağmen risk, şefkat, başkalarına hizmet ve ılımlılık duygularını geliştirmek; buna karşılık plandan kaçmak, gerçeklerden kaçış, bağımlılık eğilimleri, aşırı duyarlılık, aşırıcılık, geri çekilmek, yetersizlik duygusundan kaçınmak


Terazi


İşbirliği, diplomasi, incelik, bencil olmama, karşılıksız destek, paylaşmak, başkaları ile uyum içinde yaşamak ve çalışmak duygularını geliştirmek; buna karşılık fevrilik, öne atılmak, bencillik, agresiflik, öfke patlamaları, başkalarının kendisi gibi olmasında direnmekten kaçınmak

Akrep

mal-mülkü bırakmak, sahip olmadan nesnelerden keyif almak, başkalarının desteğini kabul etmek duygularını geliştirmek; buna karşılık statükoculuk, mülkiyetçilik, sahip olmaya aşırı düşkünlük, bedensel arzulara düşkünlük, değişime direnmekten kaçınmak.


Yay

Sezgilere ve görünmez rehberliğe güvenmek, spontane olmak, bir özgürlük ve serüven duygusu geliştirmek, sansürsüz açık sözlü iletişim, doğada ve yalnız zaman geçirmek, İlişkileri muhafaza edebilmek, spritüelliği öğrenmek, derine inmek, dürüstçe ve etik çerçevesinde davranmak, diğer insanlara tolerans duygularını geliştirmek; buna karşılık kararsızlık, küçük yalanlar, insanların düşündükleri konusunda sonradan fikir yürütmek, insanların duymak istediklerini söylemek, dedikodu yapmak, sabırsızlıkla yanıt istemekten kaçınmak


Oğlak


Kendine hakim olmak, özsaygı, hedefleri yönetmek, geçmişi bırakmak, kendine ilgi göstermek, sorunları akla uygun yaklaşımlarla çözmek, vaatleri ve sözleri yerine getirmek, duygusal denge duygularını geliştirmek, Bağımlılık, kapris, nedensiz huysuzluk, kendini korkuyla sınırlamak, şimdiden kaçış, kendini tecrit etmek, evde çok zaman geçirmek, kişisel risk almaktan kaçınmak.


Kova


Dostluk için arzu duymak, insancıl davaları savunmak, eşitliğin farkındalığı, başkalarıyla belirli rollerden ayrı olarak bireyler olarak ilişki kurmak, gruplara aktif katılım, kısıtlamalar olmadan kabul edebilmek, tutkulu idealler olmaksızın söz verebilmek, büyük resme nasıl uyumlanacağını öğrenmek, akışa uymak duygularını geliştirmek; buna karşılık İstediği şeyi elde etmede ısrarcılık, otorite kullanmak için değişiklikler yapmak, risk almaya bağımlılık, inatçılık, aşırı tutku, aşırılığa kaçmak, melodramatik eğilimler, onaylanmaya aşırı ihtiyaç duyma, ilişkilerde aşırı tutkudan kaçınmak.


Balık


Yargılayıcı olmamak, şefkat, meditasyon ve iç gözlem yoluyla zihni özgürleştirmek, ruhsal yola odaklanmak, evrenle bağlantıyı kabul ve tasdik etmek, değişimi hoş karşılamak, sağlıklı duygusal çıkışlar, mükemmeliyetçilikten uzak bir yaratıcılık duygularını geliştirmek; buna karşılık aşırı endişe, analizciliği abartmak, saplantılı kaygı, ayrıntılara kafayı takmak, eleştirici ilk tepkiler, hata bulmak, başkalarını haksız çıkarmak, esnek olmamaktan kaçınmak

AY DÜĞÜMLERİ



Doğum haritalarımızdaki Ay Düğümlerinin yerleşiminin büyük öneme sahip olduğuna ve şimdiki hayatımızda yapmamız gerekenler konusunda çok önemli farkındalıklar sağladığına inanıyorum. O nedenle, detaylıca ve uzunca bir şekilde Ay Düğümlerinden bahsetmek istiyorum.
Batı Astrolojisinde Ay Düğümleri, Hint Astrolojisindeki isimleri ile Rahu ve Ketu kaderi ve önceki yaşamları kabul eder.
Kuzey ve Güney Ay Düğümleri birbirlerine zıt olarak doğum anında haritalarımıza yerleşirler. Gezegen değildirler, doğum anımızda Dünya, Güneş ve Ay arasındaki ilişkiyi ifade eden matematiksel bir takım hesaplama noktalarıdır. Ay Düğümleri uzun zaman Ay ve Güneş tutulmalarının ne zaman ve nerede olacağını hesaplamak üzere kaynak olarak kullanılmıştır. Her ne kadar hayali noktalar olsalar da bir haritada en az Yükselen noktası -ki o da zamana göre hesaplanan bir hayali noktadır- kadar önemlidir. Ay Düğümleri karmik olarak taşıdığımız kişisel özelliklerimizi ifade ederler. Birbirlerine 180 derece zıt açıda olduklarını düşünürsek karakterimizdeki zıtlıkları ifade ettiklerini de daha kolay anlarız. Kuzey Ay Düğümü spritüel anlamda gelişebilmemiz için bu hayatımızda yapmamız gereken ve geliştirmemiz gerekenleri ifade ederken, Güney Ay Düğümü bizim zaten doğal olarak taşıdığımız; hatta fazlasıyla geliştirmiş olduğumuz ve geride bırakmamız ya da biraz daha arka planda kalması gereken özellikleri ve tecrübeleri ifade eder. Eğer Güney Ay Düğümü özelliklerimize-yani zaten bize ait olan özelliklere- iyice tutunur ve hayatımızı bunun üzerine yaşamaya devam edip, Kuzey Ay Düğümü özelliklerimizi geliştirmeye çalışmazsak kişisel ve içsel olarak ciddi anlamda zor zamanlar geçirmeye de hazır olmamız gerekir. Bu da içsel dengemizi tamamen kaybetmemize neden olabilir.
Ay Düğümlerimizin konularını doğum anında bulundukları burçlar belirler.
Güney Ay Düğümü korkularımızla ilişkilidir ve güdüsel, kontrolsüz davranışlarımızdır. En güvensiz alanlarımızdır esasında… İşte bu güvensiz noktalarımızı ancak Kuzey Ay Düğümü konularımız üzerinde bu hayatımızda bilinçli ya da bilinçsiz olarak çalışarak giderebiliriz. Bu bize hayatımızda içsel denge, mutluluk ve tatmin getirecektir. Garip ve çok emin olamadığımız, yabancı hissettiğimiz alanlar Kuzey Ay Düğümü alanlarıdır. Bu alanlar ile ilgili yardıma ihtiyacımız vardır ve çoğunlukla zaten yaşamamımız boyunca bize bu konularda yardım edecek olan insanlar ile kadersel olarak karşılaşırız. Biz bilinçli olarak bu hayat derslerinin üzerinde çalışsak da çalışmasak da hayatımızdaki bir takım dışsal olaylar, krizler bizi bu konularla zorla yüzleştirir.
Genel olarak araştırmalara göre insanlar 30 larından sonra Kuzey Ay Düğümü konuları ile yüzleşmeye ve üzerinde çalışmaya başlıyorlar. Ondan önce tamamen Güney Ay Düğümü özelliklerimiz ile körleşmiş bir şekilde yaşamış oluyoruz. Güdüsel olarak çekildiğimiz Güney Ay Düğümü reaksiyonlarımıza ne kadar direnç gösterirsek, geliştirmemiz gereken Kuzey Ay Düğümü konularımızı o kadar içselleştirmeye başlarız.
Ancak şunu da eklemek gerekir ki Güney Ay Düğümü konularımızdan ne kadar uzaklaşmamız ve ve daha az kullanmamız gerekse de sadece Kuzey Ay Düğümü konularında aktive olmamız da aynı derecede zararlıdır. Aradaki dengeyi yakalamak buradaki sırdır. Bunu yapabildiğimiz oranda hayatımızda gelişme ve önemli tecrübeler yer alacaktır. Ruhumuz bu oranda gelişme sağlayacaktır ve hayatta mutluluk ile huzur bizi bulacaktır.
Vedic (Hint) Astrolojisinde de Ay Düğümleri çok önemlidir; hatta belkemiğidir ve konuya farklı bir açıdan bakar. Mitolojik olarak kocaman kafası, burnundan çıkan alevler ve kocaman ağzı ile herşeyi oburca yiyip silip süpüren Ejderha ile ilişkilendirilen Kuzey Ay Düğümü (Rahu) materyalisttir. Gövdesinin geri kalan kısmından tamamen ayrı olarak ejderhanın kafasının ya da Kuzey Ay Düğümünün hissetmek, sindirmek veya elimine etmekle ilgili bir mekanizması yoktur. O yüzden herşeye olabildiğince sıkıca sarılır. Rahu materyalisttir, dışadönüktür, hırslıdır, açgözlüdür, potansiyel olarak acımasızdır, kontrolcüdür ve manipulatiftir. Buna karşılık Güney Ay Düğümü (Ketu) ruhsal, ilham verici, mistik ve yaratıcıdır. Ama aynı oranda da yıkıcı ve yokedici olabilir. Kafasız bir ejderha kuyruğu gibi Güney Ay Düğümü tümüyle özgürlük ister. İyi kullanımında, çok güdüsel, şehvetli, yaratıcı ve spritüeldir.
Doğum haritasında Rahu’nun maddi evlerde 2,10,11 gibi konumlandığı zaman ciddi maddi kazanç ve başarılar sağladığı istatistiksel olarak kanıtlanmıştır. 8. Evde konumlanması halinde ise ortaklaşa kazançlar (miras, eş, ortaklık yolu ile) veya birleşik kazanç (loto ve piyango gibi) yolu ile kazançlar söz konusu olabilir. Fakat duygusal hayatta ise kaoslara neden olabilir.
Rahu ve Ketu’nun transitleri de dikkatle incelenmelidir. Kaderimizle ilgili yaşanması gereken ne var ise bu transitler ile önümüze gelir. Geçtikleri evlerle ilgili hayat dersleri verirler. 18-19 yılda bir de tüm döngüsünü tamamlar ve başlangıç noktasına geri dönerler. Yani bu döngü sırasında tüm almanız gereken derslerle ilgili kaderle yüzleşmişinizdir, başarılı ya da başarısız olmuşsunuzdur ve şimdi yeni döngüde yepyeni dersler sizi beklemektedir. Bu çark böyle süreki döner…

8 MART DOLUNAY



8 MART DOLUNAY
8 Martta Başak Burcu’nun 18 derecesinde bir dolunay var… dolunaylar sonlanmaları, yeniayda ekilen tohumların hasatını, alınan kararların sonuçlanmasını simgeler. Duygusal zamanlardır. Romantizm, döllenme ve ilişkileri ifade eder. 22 Şubat’ta Balık burcundaki yeniayı hatırlayalım… işte o zaman yaşanılanların, ekilen tohumların sonuçlarını şimdi alacağız.
Başak-Balık aksındaki bir dolunay bizden günlük işlerimiz, rutinlerimiz, fiziksel sağlık ve hizmet ile ruhsal sağlık, fedakarlık, vizyonumuz gibi konular arasındaki dengeyi bulmamızı ister. Başak gündelik işlerimizi ve gündelik hayatta kullandıklarımızı simgelerken, Balık spritüel hayatımızı simgeler. Dolunaylar bir tür krizler yolu ile ani farkındalıklar yaratarak; dolunay haritamızda hangi alanda (hangi evimize denk düşüyor ise) oluşuyorsa o konular ile ilgili olarak duygusal anlamda ihtiyaçlarımızı keşfedebilmemiz nadir fırsatları getirir. Bu seferki dolunay iş ve hizmet, pratik ve pratik olmayan, eleştiri ve kabul arasındaki balansı bulmamız konusunda bizi uyarıyor. Tam aynı sırada Merkür ile Uranüsün Koç’ta kavuşumda olması bu farkındalığın ani, beklenmedik ya da tamamen sıradışı olacağını vurguluyor!
Dolunayın ışığı ile hayatımızda da metaforik aydınlanmalar meydana gelir. Bu yeni duygular ve çözülmeler her ne kadar iç dünyamızda hissettiklerimiz olsalar da bilinçüstüne gelebilmek için acil bir yol ararlar. Şimdi artık kendimizi ifade etmenin, anlatmanın zamanıdır… hislerimizi yok farzedip onların üzerlerini örtemeyiz. Şimdi onları bilincimize getirip yüzleşmenin ve hatta onları ifade etmenin zamanıdır.
Dolunay haftası içinde Venüs Jüpiter ile hoş bir etkileşim içinde olacak ve Boğa burcunda birlikte hareket edecekler. Venüs Boğa’da çok güçlü bir konumdadır. Venüs genel anlamda ilişkileri ve parayı temsil eder. Jüpiter ile birlikte ilişkilere iyi etkiler verecek sağlamlık ve kalıcılık getirecektir. Bu anlamda oldukça iyicil etkiler söz konusu ama aynı andaki Pluto ve Saturn ilişkisini de elbette unutmamak gerekiyor. Bu da ilişkilerde beklentileri gözden geçirerek neye ihtiyacımız olduğunu belirlememizi ve geçerliliği kalmayanı, ihtiyacımız olmayanı hayatımızdan çıkarmamız gerektiğini vurguluyor.
Kararlarımızı ve yapacaklarımızı bu hafta uygulamaya almamızda fayda var zira gelecek hafta Merkür geri hareketine başlıyor ve 4 Nisan’a kadar da geri hareketine devam edecek. Yeni başlangıçlar, anlaşmalar, yeni eşyalar almak, yani hayatımızda yeni başlayacak hiçbir şey için uygun bir zaman değil. Eskileri gözden geçirmek ve hataları bulmak, düzeltmek için, içe dönmek için çok daha uygun bir zaman. Geri hareketler gözden geçirmek, yeniden düzenlemek, varsa hataları düzeltmeye çalışmak için uygundur.
Mars’ın dolunayın oluştuğu Başak’ta hala Retro hareketine devam ediyor olması, zorlu enerjisini aktaramıyor olması anlamına geliyor. Bu da dolunayı iyicil hale getiren etkilerden biri… aynı anda birçok gezegenin Retro hareketinde olması da olayların geçmişle bağlantıları olduğunu ve yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Başak detaylar ve genel olarak sağlıkla ilgilidir. Dolayısı ile bu dolunayın da en çok bu konuları gündeme getireceğini söylemek gerekir. Dolunaydan en çok etkilenecek olanlar Başak ve Balık burçları ile bu burçlarda ve Yay ile İkizlerde kişisel gezegenleri olanlar olacaktır.
Koçlar ve yükselen burcu Koç olanlar; sağlık ve iş alanında, Boğa ve yükselen burcu Boğa olanlar; aşk hayatınızda, İkizler ve yükselen burcu İkizler olanlar; ev ve aile yaşantınızda; Yengeç ve yükselen burcu Yengeç olanlar; iletişim ve seyahatler ile ilgili, Aslan ve yükselen burcu Aslan olanlar; para konusunda, Başak ve yükselen burcu Başak olanlar; kendinizi ifadeniz ve görünüşünüzde, Terazi ve yükselen burcu Terazi olanlar; sakladıklarınız ve bilinçaltınız konusunda, Akrep ve yükselen burcu Akrep olanlar; arkadaşlar ve grup çalışmaları konusunda, Yay ve yükselen burcu Yay olanlar; kariyer alanınızda, Oğlak ve yükselen burcu Oğlak olanlar; uzun seyahatler ve inançlarınız konusunda, Kova ve yükselen burcu Kova olanlar; ortak kazanımlarınız veya ameliyatlar konusunda, Balık ve yükselen burcu Balık olanlar; partneriniz, ilişkileriniz ve ortaklıklarınız konusunda bir çözülme ve sonuçlanma yaşayacaklardır.