7 Mart 2012 Çarşamba

DOĞUM HARİTASINDA KUZEY AY DÜĞÜMÜ YAY'DA OLANLAR...



İkizler Güney Ay Düğümünden Yay Kuzey Ay Düğümüne olan yolculuk kolay değildir. Ama hayatta hiçbirşey uğraşmaya ve çaba göstermeye bundan daha fazla değemez. Çünkü bu gerçek benliğini bulma yolculuğudur. Yaydaki bir Kuzey Ay Düğümü insana bilgelik, kuvvet ve özgürlük vaad etmektedir. Ancak bu hediyeyi kabul edip etmemek yine tamamen bu insanın kararına kalmıştır. Yay Kuzey Düğümü insanının bu hayat macerası sırasında çok fazla insan ve sembollerle kendini çevirmemesi gerekir. Kendisini anlayan insanlarla birlikte olması onun kendi iç sesini ve kendi yolunu izlemesi için gerekli olan desteği sağlayacaktır.
Aşağıdakiler Yay Kuzey Düğümü insanının engelleridir ve hayatta yönünü bulabilmesi için bu engelleri aşması gerekir:


  • Söz vermek ve taahhüt altına girmek konusundaki korkusunu bırakmak




  • Kendi özünü keşfetmek, neye inandığını, hayatta neyi savunduğunu, neyin arkasında durduğunu bulmak yani kendi felsefesini yaratmak




  • Dedikodu yapmayı bırakmak ve sürekli başkalarının ne düşündüğünü anlamaya çalışmayı bırakmak, önemsememek




  • Her konuda ikiliğin düşünce ve davranışlarında ona sadece istikrasızlık yaratacağını fark etmek




  • Seçimler yapmayı öğrenmek




  • Kararsızlık




  • Daha derin ve yüksek bilgiyi aramak




  • Kendi gerçekliği ile iletişim kurmayı öğrenmek




  • Hayatındaki yüzeysel herşeyden kurtulmak ve kendini gerçeğe ve doğal olana adamak




  • Sadakat duygusunu geliştirmek




  • Bir şey hakkında sonradan fikir yürütmekten vazgeçmek Hayatı ve aşkı bir macera olarak görebilmek



Geride bırakması gerekenler: Tutarsızlık, aldatıcılık, sinirlilik ve gerginlik, güvenilmezlik, sürekli bunalım halleri, dedikoduculuk, çabuk sıkılmak, konsantrasyon bozukluğu, manipulasyon, dağınıklık, kaybolmuşluk.

Kazanılması gerekenler: Felsefe, seyyahlık, özgürlük düşkünlüğü, doğayı ve hayvanları sevmek, fütüristlik, sonuç odaklılık, iyimserlik, direkt olmak, gerçeği aramak, fizikselliği sevmek, etiklik, öğreticilik, sabır, kendine güvenmek, açık sözlü ve sansürsüz bir iletişim.

Bu insan uzun vadeli strateji ve idealleri olmadığı halde hayatında çok fazla taktik ve akılcı yollar peşindedir. Kuzey Yay Düğümü insanı bir olayla karşılaştığı zaman hemen içinden binlerce düşünce geçer ve mantıkla sürekli neyin doğru neyin yanlış olduğunu düşünmeye başlar. Bu insan kendine yanlışlara, değişikliklere ve hatta ihanete bile izin verecek şekilde tecrübe yaşamaya izin vermelidir. Spontaneliğe izin vermelidir. En önemlisi bu hayattaki en büyük kılavuzu sezgileridir ve onlara güvenmelidir. Buna izin verdiği, bu hayat macerasına kendini bıraktığı sürece asla tökezlemeyecek ve bu insan kazanacaktır. Sezgileri onu doğru yere ve doğru insanlara ulaştırır. Bu hayatta yapması gereken artık mantığı bir kenara bırakmaktır. O mantıkla hareket ettiği zaman kaybedecektir. Mantığı bu insana hiç kimsenin veya hiçbir durumun güvene layık olmadığnı söylemektedir. Güvenilecek kim vardır? Bu sorusuna doğru yanıtı sadece sezgileri verir.

Yay Kuzey Düğümü insanı her zaman ne olacağını önceden bilir. Sezgisini önemsemeyip mantığını kullandığı zaman daima kaybeder, hatta bazen korkunç şeyler olur. O içsel dürtüsünü dinlediğinde ise yaşamı sihirli bir hale gelir ve daima kazanır.

Bu insan dünyaya herşeyi değişik bakış açılarından görebilme yeteneği ile gelmiştir ama onun kendi doğrusunu ve kendi felsefesini bulmak/yaratmak bu hayattaki en önemli amacıdır. Kendisine okumak, seyahat etmek ve kendisini besleyecek tecrübeleri kazanabilmek için gerekli özgürlük ve zamanı sağlamalıdır.

Önceki hayatında hızlı olmak, hızlı konuşmak, bütün cevapları bilmek onun için çok önemliydi. Herşeyi deneyimlemek ve başkalarının düşüncelerini, davranışlarını anlayabilme arayışları içindeydi ama şimdi ruhu artık kendi doğrusunu bulup yaşamak için herşeyde görünenin ötesine bakmak ihtiyacındadır. Hayatı tecrübelerini çoğaltıp genişleteceği bir macera olarak görmesi bu hayatta onun için çok iyidir. Bunu da kendi yarattığı felsefe ile başarabilir. Bir süreliğine başkalarının felsefesini benimsese bile onun kendi gerçeğini yaratması gerekir. Bu da bulunduğu durumda şu anda kendine ciddi bir güven hissi geliştirmesine neden olur. Çünkü onun aradığı zihinsel güvenliktir ve bu herşeyden önemlidir. Ama asla aradığı kadar çok bilgiye sahip olamayacaktır; bu dipsiz bir kuyudur. O sezgilerine güvenmek zorundadır. Çünkü o esasında aradığı tüm bilgiye sahiptir. Sezgilerine güvenmek de onun dürüstlüğünü ortaya çıkaracaktır ve böylece doğru insanları kendisine çekmesine sebep olacaktır. O aklına geleni dile getirdiğinde kazanır.

Bu insan büyük bir ruhsal boşluk hisseder. Gözden kaçırdığı şey kendi benliğidir. Ruhsal kitaplar okuyarak ya da meditasyon yaparak bu ihtiyacını giderebilir. Bu insan arzularını başkaları tarafından kabul edilmeyeceği korkusu ile iletmeme meyilindedir ama o bunları ilettiğinde kendini kabullenmeye doğru bir adım atmış olur. o kendini kabullenmeye başladığında ise başkaları tarafından kabul edilmek konusu önemini yitirir. Çünkü dürüst ve açık bir tutum sergilemiştir. Böylece muazzam bir huzur ve doyum hisseder.




Bu insanın en büyük zorluğu iç huzuruna kavuşmaktır. İşte macera sözcüğü yine burada onun için en önemli konu olacaktır. Hayatı macera olarak algıladığında iç huzuruna kavuşacaktır.
Sabır bu insanın bu hayatta öğrenmek zorunda olduğu konulardan bir tanesidir. O genellikle sonuçları hızlandırmak ister ama yapması gereken, işler yolunda gitmediği zaman bilerek yavaşlamak ve sabretmektir. Yaşamı kontrol etmeyi bırakmalı ve yaşama karşı daha açık ve kabullenici olmalıdır. Yavaşlamak o anki gerçekle temasını sağlar.

Gevşemek bu insan için zor olabilir. Sürekli olarak aşırı uyarılmış durumdadır. Spor, düzenli egzersiz, doğada yapılan aktiviteler çok yararlıdır.

Bu insan hayatı büyük bir macera olarak görebilecek bilgeliğe sahip olarak bu dünyaya geldi. Bildiklerini, hayatın kendine göre anlamı ile ilgili keşfettiklerini başkaları ile paylaşmak ve öğretmek bu hayatında yapması gereken en önemli işlerden biridir. Bu insan kendi hikayesini anlatmak için yollar bulmalıdır. İçgüdüsel tabiatını geliştirip ve yüzeysel konuşmalar yerine yüksek zihninden konuşmaya başlayınca etrafına onunla aynı frekansta olan ve bundan keyif alan insanlar ve dostlar toplanacaktır. Yani kısaca bu insan o zaman doğru insanları kendine çekecektir.

Bu insan geçmiş yaşamlarından getirdiği alışkanlıkları doğrultusunda tüm ilişkilerinde yüzeysel bir iletişimi benimser ve sürekli olarak iletişim halinde kalmak ister. Gün boyunca gündelik basit konulardan konuşabilir. Sevgilisi veya romantik partneri ile de aynı şekilde sürekli iletişim halinde kalarak onun tüm düşüncelerine hakim olmak ister. Tüm yüzeysel iletişim kanallarını açık tutar çünkü partnerinin çekip gitmesinden korkar. Ama esasında kendisi bu tuzağa düşer, çünkü bir zaman sonra kendisi bu iletişimden sıkılır, ayrılmak ister gitmeyi düşünür fakat partneri buna hazır değildir ve o bu durumda şaşırır. Kendisi de zaten ayrılmayı başaramaz çünkü kendi tuzağına düşmüş ve bağımlılık yaratmıştır. Bu nedenle de her zaman yanlış partnerleri kendisine çektiğini düşünür. Bu insanın yanlış insanları kendisine çekmemesi için artık bu yüzeysel iletişimi bırakmayı öğrenmesi gerekir. Sabırsızlığını, sorularına hemen cevap alma dürtüsünü yenmelidir. Artık kendi yüksek benliğinden konuşmayı ve iletişim kurmayı öğrenmelidir. O geleceği ile ilgili hayallerini açıkça paylaştığı zaman diğer kişinin onun hayalleri ile uyumlu olup olmadığını görecektir. Bunu başarabildiği zaman doğru insanlar onunla rezonansa girecektir ve etrafı doğru insanlarla çevrilecektir. Yay Kuzey Düğümü insanı onun gerçeği ile rezonansta olacak bir partnerle birlikte olmalıdır. Bu insanı da ancak kendisi olarak ve açık sözlü davranarak bulabilir.

Çok insan ile çevirili olmak da bu insana iyi gelmez. Çünkü o, o kadar çok başkalarının ne düşündüğü ile ilgilidir ve o kadar çok kafası sürekli düşüncelerle doludur ki, çok insanla çevrili olmak onu yorar, bu da kendisi ile temasını tamamen yitirmesine neden olur. Onun ihtiyacı olan kendisi ile temasa geçmektir. Başkalarının ne düşündüğünü bırakıp kendisi ile temasa geçmelidir ve kendini anlamalıdır. Bu yaşamda epey bir zamanını yalnız geçirmesi onun için önemli ve gereklidir. Toplumdan geri çekilmek onun için sağlıklıdır, o zaman netlik kazanır.

Bu insan doğada tek başına zaman harcadığında, hayvanlarla zaman geçirdiğinde, bir kitaba kendini verdiğinde ya da kendini gerçek bir fikre ve telkine tamamen açıp verdiğinde hayat ile ilgili daha derin bir amaç edindiğini ve kendini ifade edişi ile ilgili hayatla tam bir rezonansa girdiğini farkedecektir. Yani kısaca gerçek kendisi ile temasa geçebilecektir. Bu da onda yepyeni bir güvenlik hissi uyandıracaktır. Bu insan tüm düzeylerde doğal olanla temasa geçmelidir.
Küçük yalanlar söylemek bu insanın sıkça başvurduğu bir durumdur. Genellikle karşıdaki insanın ne hissettiğini ve düşündüğünü çok iyi anladığı için onun duymak istediklerini söyler gerçek olmasalar da. Oysa korkmadan kendi düşündüklerini söylemelidir. Yanlış anlaşılmaktan korkmamalıdır. Bu sayede kendisi içinde bulunduğu durum ile uyum içine girer. Karşıdakinin ne düşündüğünü bir kenara koyarak doğru bir şekilde kendini ifade etmelidir. Sözlerini yumuşatmak karşıdakinin istediği şeyleri söylemek vs onun amacını şaşırmasına ve enerjisini yitirmesine neden olur. Yalan söylemek de bu yaşamda bu insana kaybettirecektir ve geri tepecektir. Örtbas ettiği çelişme kaçınılmaz ve utandırıcı bir şekilde mutlaka ortaya çıkacaktır. Onun bu enkarnasyondaki gücü “gerçek”tir.



O yüzleşmelerden hoşlanmaz, onun yerine kendi bakış açısını kabul ettirmeyi dener böylece açık olmak zorunda kalmaz. Ama bu her iki taraf için de kayıptır. Çünkü bu açıksözlü ve gerçeğe dayanan bir iletişim değildir. Bu durumda hem gerçeğe hem de kendine ihanet etmiştir ve bu nedenle de bu tip durumlarda kendisini çok kötü hisseder.

Kendisi için önemli bir kişi ile görüştükten sonra herşey yolunda hissini duyar. Daha sonra içine şüphe düşer tüm görüşmeyi zihninde canlandırır ve arada yanlış anlaşma olduğuna karar verir. Herşeyi açıklamak için diğer kişiyi aramak ister ama bu durumu daha da çok karıştırır. Karşıdaki onun içtenliğini sorgular ve bu insan da bunu hisseder, utanır, kendini güvensiz hisseder. İlişkiye olumsuz enerji katar. O içsel hislerine güvenmelidir. Bir görüşmeden sonra kendini iyi hissediyorsa bu doğrudur kötü hissediyorsa bu da doğrudur. Eğer bir ilişki ile ilgili huzursuzluk ve endişe hissediyorsa bu insan kendi içine dönmeli ve diğer kişiye sevgi göndermelidir.
Yay Kuzey Düğümü insanı güvensizliğinden ötürü kendisi, olaylar, durumlar ve insanlar hakkında sonradan fikir yürütür. O sezgilerine güvenmez ve sezgiye mantık uyguladığında kafası daha da çok karışır.



Bu insanın esas istediği kazanmaktır. Ama o kazanmak yerine olumsuz şeylere odaklanarak giderek daha da güvensiz bir hale gelir. İşin enteresan tarafı o bir kez karar verirse evren onu destekleyecektir ve herşey yolunda, kusursuzca gidecektir. Fakat o bu karara varana dek çevresindeki herkesi çıldırtır çünkü o her kararını çevresindeki herkese danışmak ister. Kazanmak için eğer o yardıma açıksa -ki hedeflerine ulaşmak için yardıma ihtiyacı vardır- o bu hayatında bu yardımı elde edebilir. Aynı zamanda kayıpların büyük kazancın bir parçası olduğunu da öğrenmelidir. Kazanma arzusu bu insan için doğru ve sağlıklıdır. Aklına bir fikir geldiğinde eğer kendini iyi ve canlı hissediyorsa o zaman bu onun güvenebileceği bir enerjidir. Aynı şekilde tersi de doğrudur.

Bu insan çok iyi bir öğretmendir. Bildiklerini, iyi olduğu alandaki tecrübelerini öğretmesi onun yararınadır ve ona mutluluk getirir.



O geçmiş hayatında birçok insanın birçok hayatta deneyimleyeceği zenginlik ve çeşitliliği sadece bir hayatta deneyimlemiştir. Şimdi işte bütün bu tecrübeleri bir araya getirip kendine ahenkli bir hayat yaratabilme gücüne sahiptir.

Onun geçmiş yaşamlarında çok fazla insanla teması olmuştur, bu nedenle herkesin bakış açısını ve hislerini çok iyi anlayabilme gücüne sahiptir. Dolayısı ile de çok iyi bir dinleyici olabilir ve yol gösterici olabilir. O insanları dinleyebilir ve sıkıntılarına yardımcı olabilir. En büyük yeteneklerinden biri, insanların olumsuz düşünceleri aşmalarına yardımcı olma ve olumlu bir bakış açısı edinmelerini sağlamaktır.



Bu insan kendisini elindeki bütün seçenekleri açık tutabilmek için sözler vermekten sürekli alıkoyar. Ama artık bu hayatta sözünde durmayı, taahhüt edebilmeyi öğrenmesi gerekir. Sadece söz verdiği için bile sözünde durmalıdır. Aksi durumlarda kaybeder. Bu hayatta bunu öğrenene kadar başkalarından asla sadakat görmeyecektir.




Güney Ay Düğümü İkizlerin Natal haritada bulunduğu ev; hangi alanların geçmiş yaşamda kişinin zihnine bela olduğunu gösterir. Kuzey Ay Düğümü Yay’ın Natal haritada bulunduğu ev ise; yüksek bilincin hangi alanda kişiyi aydınlatacağını ve karmaşayı çözümleyeceğini gösterir. Şimdiki hayatındaki gelişmeler, kişiyi karasızlıklardan kaynaklanan kısıtlamalardan özgür kılacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder